ERMENEK İZLENİMLERİ-3
ZEYVE’YE DİİKKAT!
Ermenek’e gidip de Baraj Gölü çevresindeki Ermenek Belediyesi (Turkuaz) tesislerini görüp Nadire Kanyonu’nda da bir motor gezisi yapılmadan olmazdı. Biz de Mesire yerindeki güvenli ve havuzlu alana indik. Bayram haftası olduğu için ziyaretçiler bir hayli kalabalıktı. Boş tekne bekledik derken iki kişilik bir ailenin talip olduğu büyük bir tekneye biz de dâhil olduk. Karaman merkezli bir çiftti. Payımıza düşen ödemeyi yaptık ve bir saatlik tekne turuna birlikte çıktık. Güzel bir tekne gezisi oldu, bunaltıcı sıcaklığı üzerimizden attık,herkes hâlinden memnun oradan ayrıldık.
Turkuaz tesislerinde oturup yemek yenecek bir yer göremediğimizden Aşağı Çağlar mevkiindeki GABIZ’a gittik, balık pişirtip yiyecektik. Çok kalabalıktı, çoğunluk gençlerden oluştuğu için genel hava bizi açmadı. Geldiğimiz yoldan geri dönerek Ermenek merkezde temiz bir lokantada yemeğimizi yedik ve kaldığımız Selçuklu Otel’e döndük.
Akşamleyin Selçuklu Otel’in serin ve görkemli manzarası olan bahçesinde, çaylarımızı yudumlayarak sohbet ettik. Hiç yapmadığım bir şeyi yaptım, yanımdakiler ve ben bol çay içtik. Hesabı talep ettiğimizde, servisi yapan gençler “ çay ikramdır” dediler. Teşekkür ettik ve odalarımıza çekildik.
ZEYVE TOZ DUMAN
Ertesi sabahı Selçuklu Otel’de kahvaltımızı yaptıktan sonra Zeyve’ye yöneldik. Amacımız hem pazarı gezmek hem de lavanta bahçelerini görmektik. Yanlış bilgilendirme ile Görmel çevresinde lavanta bahçeleri aradık durduk. Zeyve Pazarı bize bu sefer bayağı uzak geldi. Pazar yerine/ doğal park alanına vardık. 2018’ de gitmiştik. Şimdi daha da doğallıktan uzaklaşmış. O doğal, berrak şırıl şırıl akan buz gibi suların önüne beton setler, plastik borular, borulara tutunan yosunlar ve kent insanın hiç görmek istemediği çarpık, çirkin, itici, estetikten uzak tesisler yapılmış.
Zeyve Pazarı’nda, lavanta bahçelerinin olduğunu Görmeli köyünde eğitimli bir genç bize söylemişti. Oraya yöneldik. Burası aynı zamanda bungalov evlerin bulunduğu bir yerdi. İşletmede bir sıkıntı yaşanmış. Kapısında jandarma bekliyor, içeri kimse giremiyor, yasaklamışlar. Yeniden ihale yapılacakmış. Israrcı olmadık ve lavanta bahçesini ve bungalov evleri görmeden oradan ayrılmak zorunda kaldık. Parkın içini ve alışveriş yapılan yerleri dolaştık, adaçayı, sumak ekşisi ve ev yapımı tarhana aldık.
Pazardaki sepetçiden, bir büyük, bir küçük iki sepet alacak oldum, pahalı geldi, almadım. İstanbul’a kadar taşımak da ayrı bir zahmet olacaktı. Bizde ağaç işçiliği Batı Karadeniz’e göre çok daha pahalı geldi, bana. Belki de benim cimriliğim tuttu bilemiyorum.
Pazar alanında doğal parkın içinde insanların oturması için banklar konulmuş ama oturacak hâlde değiller, kırılmışlar, iskeletleri duruyor. O esnada iki beyefendi muhabbet ediyor. Tam da kırık dökük bankların bulunduğu yerde, Birisi bir il milletvekilimizin danışmanı olduğunu söylüyor. Öbürü de öyle anlaşılıyor ki yörenin aktif siyasetçilerinden biri. Kendimi tanıtmadım, bir vatandaş olarak oturma banklarının durumunu gösterdim. Aldığım cevap yenileri var getirtip koyamadık oldu. Şimdi gelip gelmediğini bilemiyorum. Zeyve Doğal Parkı’nda gelen misafirlere yönelik en ufak rahatlatıcı, memnuniyet verici bir hizmet olmadığı gibi tesislerde bir iyileşme de yok.
Sonuç olarak Zeyve Doğal Parkı ve pazarı günümüzde güzelleşeceği yerde dökülüyor. Toz duman, dağınıklık, çirkin ve çarpık düzenleme, esnafın sahiplenme duygusunun umursamazlığı, sahipsizlik, yönetimsizlik, değerini bilememe gibi duygularla oradan ayrılıyoruz. Çevre köylerin halkına çağırım: Orası sizin ve torunlarınızın mülkü, günlük kısa vadeli rantçılara doğal yaşam alanınızın güzelliğini bozmalarına izin vermeyin. Bir taşın ve ağacın, yerinden oynatılmasına, su kaynaklarının yön değiştirmesine 50 defa düşünüp bir defa karar verin. Doğal varlığınız/zenginliğiniz bozulmasın, korunmasına ve daha güzelleşmesine özen gösterin. Yerine yenisini ve daha güzelini getiremezsiniz. Son cümlem, önceki deneyimlerimiz ışığında yeterli lezzeti tadamayacağımıza emin olduğum için Zeyve’den kebap yemeden ayrıldık. 18.07.2023 Hasan ŞİMŞEK
Yazarımızın belirttiği konu ile alakalı söylenebilecek pek çok şeyi sn.yazarımız vurgulamış zaten.Hatta az bile yazmış...ÇOK GÜZEL BİR YAZI... TEŞEKKÜRLER