GÖKTEPE’DE (Sarıveliler) SAĞLIK VE ENDEMİK BİTKİ TURİZMİ İÇİN BİR DAVOS YARATMAK MÜMKÜN MÜ?
Prof. Dr. Fulya Öztaş
Sonbahar bütün güzelliği ile her yerde, geçen hafta sonu Orta Toroslar’da güzel bir belde olan Göktepe Beldesi’ nin belediye başkanı sayın Mustafa KORUK Bey’in misafiri olarak Göktepe’deydik. Belde ladin ve sedir ağaçlarının kavaklar ve meyve ağaçları ile harmanlanmış mükemmel güzelliğinde sonbaharın ılık ışıltılı günlerinde bize göz kırpıyordu.
Göktepe, Sarıveliler (Karaman) İlçesi’ne bağlı Güney Toroslar’ın eteklerinde Taşeli Platosu’nda kurulmuş olup, yaklaşık 1.300 metre yükseklikte bir dağ yerleşkesi özelliğine sahip. Alanya’ya 70 km uzaklıkta olup, bağlı olduğu Karaman’ a (180 km) göre çok daha yakın bir konumda. Beldenin antik çağlardan beri "Fariske" olan adı, 3 Nisan 1963'te "Göktepe" olarak değiştirilmiş. Ladin ve sedir ormanları beldeye ayrı bir güzellik katmakta olup, Göktepe su kaynakları bakımından oldukça zengindir. Dağlık Başdere bölgesinden kaynaklanan Çevlik Deresi ve Fındık Deresi Göktepe’ nin girişinde birleşerek Göktepe Çayı ya da Gökdere ismini alarak Göktepe’nin içinden geçer.
Kasabanın çevresinin Roma İmparatorluğu döneminde yerleşim gördüğünü gösteren kalıntılar, mağaralar ve mezarlar bulunmaktadır. Beldenin yaklaşık 5 km. güneybatısında antik çağlara ait bir yerleşim yeri ve kaya mezarları bulunmaktadır. Mezarlar, genelde kaya yüzeyi düzeltildikten sonra, kireçtaşı içine, odalar halinde oyulmuştur. Giriş üzerleri genelde üçgen alınlıklı olup, alınlıklara, mezar sahiplerinin kabartma resimleri yapılmıştır. Bazı mezarların üçgen alınları içerisinde, Medusa (Yunan Mitolojisinde saçları yılanlarla örtülü, korku verici görünümde olan üç kızkardeşten biri) başı ve aslan figürleri işlenmiş olup, girişleri, sağlı sollu yarım sütuncuklar ve yuvarlak sütunlarla dekore edilmiştir. Bazılarının üzerinde kitabesi bulunmaktadır.
Sonraki dönemlerde uzun süre Karamanoğulları’nın yönetiminde kalan Göktepe’de Büğülü Baba Türbesi’nden ve hemen yakınında bulunan Şifalı Çamur’dan Evliya Çelebi detaylı bahsetmektedir. Büğlü Baba namı diğer Sofu Sultan, 13. yy’da yaşamış Karaman oğlu Beylerindendir. Böğülü Sultan her yıl kışın Göktepe bölgesine avlanmaya gelirmiş. Bir kış günü geldiğinde, rivayete göre; karşısına Hızır A.S. çıkıyor ve ona her şeyini bırakıp buraya yerleşeceksin ve bölge halkına ilim irfan vereceksin, buraya yerleş der. Bu buyruğa uyan Böğülü Baba Sultan da Göktepe’ ye yerleşerek 70 yıl burada yaşıyor. Ölümünden sonra bugün bile mezarının hemen yanı başında bulunan, deri hastalıkları için şifalı çamuruyla insanlara şifa dağıtmaya devam etmektedir. Özellikle cilt hastalıklarına iyi geldiği bilinen bu çamura yurdumuzun her yerinden şifa arayan insanlar ilgi göstermektedir.
Hayran kaldığım Göktepe’nin dünya tatlısı Başkanı Mustafa KORUK Bey’le Belde’de yapmak istedikleri hakkında kısaca konuştuk. Ormanın içinde 1300 m yükseklikte, yeşil bir vadinin yamacında antik çağlardan beri bir yerleşke olan Göktepe’ yi İsviçre’nin Davos’u gibi yapmak istiyorum diyor. Kendisi ülkenin oldukça farklı coğrafyalarında yol yapımında müteahhit olarak çalışmış, ekonomik kaygısı olmayan gerçek bir GÖKTEPE sevdalısı. Doğduğu topraklara hemşerilerini daveti için hizmet amacıyla gelmiş. Şifalı çamur MTA ve diğer bir kısım yabancı laboratuarlar tarafından analiz edilmiş ve daha ileri tetkikler için inceleniyor. Bögülü Baba’ nın mezarının hemen yakınında yer altından yağlı çamur kaynıyor. Kabarcıklar halinde çıkan bu şifalı çamur kaynağı sabit olmayıp, lokal yer değiştirmekte. Burada yatan zata halk önceden, Temreği Dedesi derlermiş. Bu kaynaktan çıkan yağlı çamur deride hastalıklı yerlere sürülünce temreği, mantar, egzama, sedef, frengi, tuzlu balgam hastalığı gibi altı çeşit hastalığa şifa verdiğine inanılmaktadır. Her yıl lokal ve ülke genelinden gün geçtikçe artan ziyaretçinin buraya şifa bulmak için geldiği bilinmektedir.
Niçin olmasın, doğanın bitki örtüsüne uyumlu ahşap yerleşim ünitelerinin şifalı çamur Bölgesinde kurulması tedavi amaçlı gelenlere uygun bir yaşam ortam sunacaktır. Bölgenin iklimi kış turizm için de uygun olup, Alanya Bölgesi’ ne 70 km uzaklıkta olması alternatif turizmlerle tanışmak isteyen yerli ve yabancılar için alternatifler sunacaktır. Ayrıca bölge endemik bitkiler bakımından oldukça zengin olan ERMENEK Bölgesi’nin merkezinde bulunması sebebi ile özellikle Bahar mevsiminde doğal olarak buralarda bulunan Karaman lalesi, Ermenek Menekşesi ve diğer endemik bitkileri izleme ve yerinde görme olanağı sunacaktır. Sayın Başkan tarafından Göktepe’ de kurulması düşünülen “Endemik Bitkiler Kültür Bahçeleri”nin ziyaretçilerine oldukça farklı bir görsel şölen sunacağı konusunda kendisi ile hem fikir olduğumuzu belirttik. Bölge bitkileri ile oldukça yoğun çalışmalar yapan bizlerin kendilerine her türlü desteği sağlayacağımız konusunda söz verdik.